Traducciones de „imtiyazlı“ en el diccionario turco » alemán

imtiyazlı ADJ.

1. imtiyazlı:

imtiyazlı

privilegiert

2. imtiyazlı:

imtiyazlı

konzessioniert

Ejemplos monolingües (no verificados por la redacción de PONS)

turco

Rahiplik sadece imtiyazlı bir kesimin icra edebildiği bir meslek sayılmaktaydı.

tr.wikipedia.org

Halkın imtiyazlı sınıflara, işçilerin burjuvaziye, askerlerin subaylara karşı dönmesi; bu biçim bir dönmeye örnektir.

tr.wikipedia.org

Bir diğer avantaj da, tasfiye halinde, imtiyazlı hissedarlara adi hisse senedi sahiplerinden önce ödeme yapılır (ama yine de tahvil sahiplerinden ve diğer alacaklılardan sonra).

tr.wikipedia.org

Devlet idarecileri yeteneklerine göre değil imtiyazlı tanıdık ve bildik tavsiyelerine göre ve hatta rüşvet ile devlet işlerine tayin edilir oldular.

tr.wikipedia.org

Adi hisse senedi sahiplerinin şirketin yönetim kurulu üyelerini seçme hakları var olmakla birlikte kar paylaşımı sırasında bono ve imtiyazlı hisse senedi sahiplerinin ardından gelirler.

tr.wikipedia.org

Bakunin aynı şekilde herhangi bir imtiyazlı konumu veya sınıfı reddetmiştir.

tr.wikipedia.org

Bilgi, kültür ve pedagojinin araçlarının adaletsizliğin olmaması ve sonuçta gereksiz üretim zenginliği olarak imtiyazlı bir epistemolojinin parçası olduğuna inanan bu düşünce okulu.

tr.wikipedia.org

FUNDAEC, yaşamı toplumun daha imtiyazlı üyeleri tarafından planlanması ve düzenlenmesi gereken yoksul çiftçi imajının gidermeye uğraş ve arayış gösterdi.

tr.wikipedia.org