Traducciones de „çalışmayı“ en el diccionario alemán » turco

ich habe heute keine Lust, zu arbeiten

bugün canım çalışmayı istemiyor

Ejemplos monolingües (no verificados por la redacción de PONS)

turco

Ayrıca, detayları farklı olmasına rağmen kompozisyonu tablonun aynısı olan pastel boyadan bir çalışmayı da yine bu gezisi sırasında tamamladı.

tr.wikipedia.org

Bunun için de bir şekilde beraber çalışmayı öğrenmek zorundadırlar.

tr.wikipedia.org

Hogg, bu çığır açan çalışmayı bugün hala kullanılan astronomik kataloglarda yayınladı.

tr.wikipedia.org

Herhangi bir yargı yoluna başvurulmadan ve polisler eliyle gerçekleştirilen bu kapatılmaya yaşlılar, sakatlar, akıl hastaları, eşcinseller, müsrif babalar, hayırsız evlatlar, çalışmayanlar ve çalışmayı kabul etmeyenler de dahildi.

tr.wikipedia.org

Birçok büyük süpermarket zinciri daha ayırtedici balık avlama yöntemleri ile avlanan ve ton balıklarını avlarken yunuslara zarar verilmediğini bildiren balıkçılarla çalışmayı bir çözüm olarak seçmiştir.

tr.wikipedia.org

Bu silme işlemleri filatelistler tarafından kapsamlı bir çalışmayı alıyordu.

tr.wikipedia.org

Atlas ve kadife kumaşlarla ve sırma iplikle çalışmayı iyi bildiğinden 1730-1740 yılları arasında bazı ressamlar için resim arka planları yapmakla da uğraşmıştır.

tr.wikipedia.org

Bunun için eş zamanlı çalışmayı sağlayan isolate'leri kullanır.

tr.wikipedia.org

Daha önce yaralanmış olan eli yüzünden piyano çalışmayı sürdürmedi.

tr.wikipedia.org

Medya ilişkileri, olumlu, tutarlı ve inandırıcı bir şekilde bir kuruluşun misyonu, politikaları ve uygulamaları hakkında halkı bilgilendirmek amacıyla medyayla çalışmayı içerir.

tr.wikipedia.org