PONS OpenDict
¿Quieres añadir alguna palabra, frase o traducción?
Envíanos una nueva entrada para el PONS OpenDict. La redacción de PONS revisará vuestras sugerencias e incluirá los resultados en el diccionario abierto.
No hay frases de ejemplo disponibles
Prueba con otra entrada.
Ejemplos monolingües (no verificados por la redacción de PONS)
Ya da tersine, yukarı yöndeki bir karşılaştırma hedefi "sosyal karşılaştırma" sürecini tetiklemek suretiyle, kişinin sahip olduğu olumlu benlik değerini düşürebilir.
tr.wikipedia.org Kamu yetkilileri, yetim ilaçlar sektöründeki araştırma-geliştirme çalışmalarını tetiklemek amacıyla sağlık ve biyoteknoloji sanayisi için teşvik tedbirlerini uygulamaya koymuştur.
tr.wikipedia.org Son çalışmalar, yukarıda da bahsedildiği gibi, belirli bir temporo-oksipital lob alanındaki sağ hemisfer hasarının prosopagnoziyi tetiklemek için yeterli olduğunu doğrulamıştır.
tr.wikipedia.org Tetiklemek için bir veya birkaç tuzaklama telinden faydalanabilir.
tr.wikipedia.org Eski sekreterlerini getirmek ve eski haber filmlerini göstermek de dahil olmak üzere hafızasını tetiklemek için çaba gösterildi, ancak bu uyaranlara cevap vermemekte ısrar etti.
tr.wikipedia.org Consultar el diccionario
- teşrifatçı
- teşrih
- teşrin
- teşrin-i evvel
- teşrin-i sani
- tetiklemek
- tetkik
- tevatür
- tevazu
- tevcih
- tevdi